MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ile Merkez Disiplin Kurulu (MDK) üyeleri ve milletvekilleriyle parti genel merkezinde bir araya geldi.
İşte Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları:
“Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri öncesinde milletvekillerimizin katılımıyla son toplantımızı yapmış bulunuyoruz. Bugün deprem felaketinin derin etkileri alınan tepkiler 14 Mayıs seçimleri ve diğer siyasi gelişmeleri değerlendirme imkanı bulduk”
“MHP ve Cumhur İttifakı 14 Mayıs seçimlerine tam olarak hazırdır, başarmaya kararlıdır. Bizim başarımız demek mazlumların umudu demek. Ülkemizin yükselişi demektir. MHP ve Cumhur İttifakı milli bağımsızlığın gücü, birlik ve kardeşliğin güvenliğidir”
“Türkiye’miz siyasi ve stratejik mahiyeti, tarihi nitelikte olan aynı zamanda sürekli akış halinde olan bir sürecin bir güzergahın tam ortasındadır”
“Bir yanda Cumhuriyetin 100 yılına yaklaşırken bu yıl dönümünün demokrasinin imkanıyla perçinlemenin çabasındayız”
“AYM’NİN HDP KARARI HUKUK SKANDALI”
HDP’nin Hazine yardımına 5 Ocak 2023 tarihinde bloke konulduğunu hatırlatan Bahçeli, AYM’nin söz konusu blokeyi kaldırdığını ve HDP’ye Hazinenin kasasını açtığını söyledi.
“Bu yürek burkan, hukuk skandalı olarak anılacak bir karardır. Bu karara oy veren mahkeme üyeleri vicdanlarının sesini değil ihanetin sözünü dinlemiş ve buna kulak vermişlerdir.” diyen Bahçeli, şunları kaydetti:
“Üstelik yılan hikayesine dönen kapatma davasında HDP’nin yapacağı sözlü savunmanın 11 Nisan’a ertelenmesi de kararlaştırılmıştır. Hukukun siyasileştiğini iddia eden, bu konuda devamlı gürültü kirliliği yapan müfterilerin ne hikmetse hiçbir tepkisi, hiçbir eleştirisi duyulmamıştır. Çünkü işlerine geldi mi ‘Adalet var’ derler, gelmedi mi adalet ve hukukun rafa kaldırıldığını iddia edecek kadar ikiyüzlülüğün içine gömülürler. Anayasa Mahkemesi HDP’nin seçimlere girmesini kolaylaştırmış, açıktan tarafını belli etmiş, güvenirliğine bir kez daha kendi eliyle darbe vurmuştur. Önümüzdeki seçimden sonra Cumhur İttifakı’nın yegane hedeflerinden birisi yeni anayasadır. Bu kapsamda Anayasa Mahkemesi’nin statüsü, kuruluş ve yargılama esasları kökten değiştirilmeli, bu mahkemenin milletle ters düşen, hainlere zeytin dalı uzatan, Türkiye düşmanlarının sırtını sıvazlayan kahredici mevcut yapısı bütünüyle tasfiye edilmelidir.
Şu anki Anayasa Mahkemesi Türk milletinin mahkemesi değildir, olması da mümkün değildir. Teröristlere Hazine yardımının kapaklarını açan bir kararı rezalet ve melanet olarak tanımlıyoruz. Şayet HDP, zillet ittifakında yer almayıp kendi Cumhurbaşkanı adayını çıkarmayı planlıyorsa tavsiyem odur ki Anayasa Mahkemesi Başkanı arayıp da bulamayacakları özelliklere sahiptir. HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Anayasa Mahkemesi Başkanı olursa biz bunu son derece doğal ve tutarlı bir tercih olarak kabul eder, tencerenin yuvarlanıp kapağını bulduğunu açık yüreklilikle söyleriz. Her ne kadar PKK, CHP ile İP’e methiyeler düzüp terörist Demirtaş cezaevinden müzakere içerikli mektubu İP başkanının bizatihi adına yayınlasa da henüz hiçbir şey için geç kalınmış değildir.”