Denizli Sanayi Odası (DSO) Nisan Ayı Meclis Toplantısında açılış konuşması gerçekleştiren
Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu, ülke gündemi ve makroekonomik göstergelere dair
değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasına 31 Mart 2024 Yerel Seçim sonuçlarının Türkiye için hayırlı olmasını dileyerek
başlayan Kasapoğlu, ”Dün ülkece yerel seçimler için sandık başına gittik. Halkımızın iradesi ile
yeni dönemin yerel yöneticileri seçilmiştir. Yerel yönetimlerde yeni bir dönem başlıyor. Seçim
süreci demokratik geleneğimize uygun bir şekilde tamamlanmıştır. Sonuçların Türkiye’ye hayırlı
olmasını diliyorum.” dedi.
”İstihdamın Daha Planlı Bir Biçimde Kurgulanması Yeni Dönemde Önem Arz Etmektedir.”
Yerel seçimler sonrası için ekonomi alanı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Kasapoğlu
konuşmasında, ”Yerel seçimler sonrası, normal koşullar altında, dört yıl boyunca seçim
yaşanmayacağını söyleyebiliriz. Bu bağlamda siyaset kurumunun tüm bileşenlerinin olumlu veya
olumsuz, bu seçimde vatandaşın verdiği mesajları doğru analiz etmesi temel beklentimizdir.
Bilhassa ekonomi alanında olmak üzere, rasyonel tutumlardan sapmadan, enflasyonist ortamın
dindirilmesi, üretimin ve istihdamın daha planlı bir biçimde kurgulanması yeni dönemde önem arz
etmektedir.” ifadelerine yer verdi.
”Üretim ve İhracat Odaklı Büyüme Stratejilerine İhtiyacımız Var.”
Pandemiden sonraki dönemde kümülatif milli gelir bazında dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden
birinin Türkiye olduğunun altını çizen Kasapoğlu, ”Büyüme yalnız başına bir anlam ifade etmiyor.
Gelen büyüme rakamlarını incelediğimizde, sanayinin ve ihracatın büyümeye katkısının olmadığını
ve büyümenin tüketim ve kamu harcamalarıyla oluştuğunu görüyoruz. Büyümeyi kalkınmaya
dönüştürebilmek, sürdürülebilir bir refah oluşturabilmek için üretim ve ihracat odaklı büyüme
stratejilerine ihtiyacımız var.” diyerek sanayi ve ihracat odaklı büyümenin önemine vurgu yaptı.
Açıklamalarında kamu tasarruflarının yeterince önemsenmediğine dikkat çeken Selim Kasapoğlu,
bundan sonraki süreçte oluşturulan sıkı para politikasına ek olarak sıkı maliye politikasına da
ihtiyacın olduğunu dile getirdi.
”Sosyal Güvenlik Sistemimiz Alarm Veriyor.”
İstihdam verileri hakkında da bilgi veren Kasapoğlu, ”Daha önceki birleşimlerimizde de ifade
etmiştim, her 4 aktif çalışandan toplanan primlerle 1 kişinin yaşlılık, malullük veya geride kalanın
ölüm aylığını finanse etmesi sağlıklıyken bizde bu oran 2024 Ocak ayı itibarıyla 1,73’e düşmüş
durumda. 2008 yılından sonra görece iyileşmeye başlayan bir durum söz konusuyken; EYT
düzenlemesi ile 90’lı yılların popülist erken emeklilik refleksinin canlandırılmasının, sosyal
güvenlik sistemimizi bozmaya başladığını ve bu durumun ileriki yıllara büyük yükler devredeceğini
öngörüyoruz. Sosyal güvenlik sistemimiz alarm veriyor.” dedi.
Ekonomi yönetiminin daha kapsayıcı olmasının öneminden bahseden Başkan Kasapoğlu,
”Rasyonellikten uzaklaşmadan, ekonomi yönetiminin daha kapsayıcı tedbirlerle makroekonomik
istikrara yönelik adımlar atması hem içeride hem de dışarıda güveni pekiştirmesi açısından önem
arz etmektedir. Oluşturulan politikaların toplumsal dinamiklerin katkısıyla yapısal reformlara
dönüştürülmesine acil ihtiyaç var.” diyerek sözlerini noktaladı.