Tarımın insanlık için her zaman stratejik bir alan olacağını belirten Sındır, “yaşamın sürekliliği tarımsal üretimin sürdürülebilirliğinden geçer. Ve tüm insanlığın yeterli miktarda, güvenli ve ucuz gıdaya erişmesi temel bir insan hakkıdır. Tarımsal üretimde planlı ve doğru politikalarla üretim yaparsanız, üretimde devamlılığı sağlayacak desteklemeleri yerine getirirseniz, tarım alanlarını amacı dışında kullanıma açmazsanız, meraları amaç dışında kullanmaz ıslah ederek verimli hale getirirseniz, aklın ve bilimin ışığında çağın gereklerinden uzak kalmazsanız hem üreticilerimizin emeğinin karşılığını alacağı hem de tüketicilerimizin sağlıklı, güvenli ve ucuz gıdaya ulaşabileceği bir düzen yaratırsınız. Maalesef Türk tarımı son yirmi yıldır bu temel doğrulardan uzak bir şekilde yönetiliyor. Son yirmi yılda artan nüfusumuza rağmen 3 milyon 113 bin hektar tarım alanımızın üretimden çıkması, çıkarılması Türk tarımının en önemli problemlerinin başında geliyor. Bu durum hem tarımsal üretim kaybına hem de geleceğimizin gıda teminatı olan alanlarımızın yok edilmesine neden oluyor” dedi.
“İNSANLIK İÇİN ÇALIŞAN SORUMLULUKTAN ASLA KAÇMAZ!”
Uluslararası Tarım Gazetecileri Federasyonu temsilcileriyle bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getiren Sındır, “hem dünyada hem Türkiye’de tarımın yaşamsal önemine dikkat çeken, halkın doğru ve zamanında bilgilenmesine katkı koyan ve kamuoyu oluşturan kişilerin başında tarım gazetecileri ve yazarları geliyor. Sn.İsmail Uğural başkanlığında örgütlenen Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği ve üyelerine, dengeli, istikrarlı, coğrafik ve iklimsel özellikleri dikkate alan üretim planlarını yaşama geçirmek, bilimin ışığında üretimde verimlilik artışını sağlamak, özünde dayanışmanın yattığı kooperatifleşmenin önünü açmak, küresel iklim değişikliğine bağlı olumsuz etkilere karşı geç kalmadan önlem almak, üreticilerimizin ihtiyaç duyacakları tarımsal yayım alt yapısını sağlamak adına büyük görevler düşüyor. Kuşkusuz, insanlık için çalışan, halkını seven, doğasına, çevresine ve ekosisteme sahip çıkan bir irade, sürdürülebilir bir tarım sektörü yaratmak için de sorumluluktan asla kaçamaz. Yeter ki toprağı sevelim, tarıma değer verelim; verilen emeklerin, dökülen alın terlerinin karşılığını toprak elbet verir” dedi.