Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

CUMHURBAŞKANLIĞI BAŞDANIŞMANI UÇUM YENİ SİSTEM ANLATTI

Bu haberin fotoğrafı yok

T.C. Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, ESİAD’ın öncülük ettiği Hilton Balo Salonunda gerçekleşen toplantıda  “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin Yapılanması ve İşleyişi” konusunda açıklamalarda bulundu.

Toplantıya Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, ESİAD Başkanı Fadıl Sivri başta olmak üzere iş ve siyaset dünyasının yanısıra oda ve dernek yöneticileri katıldı.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum konuşmasında 16 Nisan referandumu ve yeni hükümet sistemini hazırlayan koşullar, değişikliğin esası, yeni sistemin içeriği, uyum süreci, işleyişi ve temel esasları hakkında bilgiler verdi. 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile Türkiye’nin örnek gösterilen ülkelerden biri haline geldiğini belirterek, yeni model ile siyasi sistemin işleyişinde halkın iradesinin merkeze alındığını ifade eden Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Uçum daha sonra soruları cevapladı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Sivri, 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilen referandum ile Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildiğini hatırlatarak yeni hükümet sistemi ile devlet yapılandırmasının toplumun güncel ihtiyaçlarını, ekonominin ve sürdürülebilir kalkınmanın gerekliliklerini etkin bir yapıya kavuşturulduğunu ifade etti.

Finansmana erişimin güçleştiği, ekonomik verilerin endişe yarattığı bu dönemde yeni ekonomi programı ile birlikte yerli üretimin desteklenmesini talep eden Başkan Sivri, “Cari açığı azaltıcı sektörlerde yatırımların önünü açacak ve mevcut sanayiciyi, girişimciyi destekleyen yeni bir reform gündemine dönmemiz gerekiyor. Bütçe disiplini ve kamuda alınacak tasarruf önlemleriyle birlikte adil vergi sisteminden, sosyal güvenliğe, tarımsal kalkınmadan, Ar-Ge’ye ve teknoloji dönüşümüne bir dizi alanda nitelikli sanayi üretimini tetikleyen yapısal önlemler ile ülkemizin sürdürülebilir bir ekonomi modeline geçmesi en önemli hedefimiz olmalıdır.”  şeklinde konuştu.

BU REFORM BİR ZORUNLULUKTU

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum ise konuşmasına 16 Nisan’ı hazırlayan süreç ve koşullara değinerek başladı ve  cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Türk siyasi tarihinden örneklerle gelinen süreci anlattı. Cumhuriyetin kuruluşunun ardından zaman zaman toplumdaki temel çelişkinin devlet ile toplum arasında yaşandığına dikkat çeken Mehmet Uçum,  kadro hareketleri üzerinden iktidarı ele geçirme heveslerinin ortaya çıktığını ifade etti.  Uçum, Devletin toplumsal çeşitliliğe kapalı hale getirilmesi durumunda kadroculuğun ön plana çıkacağını dile getirerek;  “2002’den sonra devletle toplum arasındaki çelişki devlet içinde çelişki üretti. Baş çelişki de 15 Temmuz gecesi çözülmüştür. İşgal girişimde bulunulmuş, Türkiye güvensiz bir alan haline getirilmeye çalışılmıştır.

Bu kalkışmaya karşı toplumun verdiği reaksiyon antidemokratik yapıların tasfiyesine imkan oluşturmuştur. 16 Nisan değişikliği devletle toplumun yakınlaşması açısından bir reform sürecinin başlangıcıdır. Türkiye’de toplum devletle ilişkisi açısından hukuk zemininde tartışma yaşanmıştır. 21’inci yüzyılın demokrasi ihtiyacına yanıt vermek için bu reform bir zorunluluktu” diye konuştu. Uçum, 16 Nisan değişikliğinde tasarlayıcı ve baskıcı bur hukuk anlayışı yerine kolaylaştırıcı ve imkan sağlayan bir hukuk anlayışının tercih edildiğini dile getirdi. Anayasa’ya göre yürütme görevi tek başına cumhurbaşkanına verildiği için kanunlarda cumhurbaşkanlığının yetkilerini sınırlayan düzenlemelerin ayıklanması gerektiğini anlatan Uçum, “Tek irade tek teşkilat ilkesine göre tüm yürütmenin tek teşkilat anlayışıyla düzenlenmesi ve tüm kararlarda tek iradenin geçerli olması gerekmektedir. Demokratik başkanlık sistemlerinde siyasi sorumluluk halk tarafından verilmiş kişiye aittir. Ayrıca pozitif hukuk açısından yürütme görevi tek kişiye verilmiştir. Parlamenter hükümetteki gibi çok parçalılık geride kalmıştır. Teknik açıdan ekip hükümeti ortaya çıkmıştır. Başkan Anayasa’dan kaynaklanan yetkileriyle kendi kabinesini kurmaktadır. Kendi başkanlık ofisini oluşturur” dedi.

TÜRKİYE KENDİNE ÖZGÜ BİR MODEL ÜRETMEYİ BAŞARDI

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde üst kademe kamu yöneticilerinde 12 yıllık hizmet şartının 5 yıla indirildiğini söyleyen Uçum, bu yöneticilerin özel sektörden de atanabileceğini ifade etti. Görev süresi biten veya görevden alınan üst kademe kamu yöneticilerinin devletin sırtında yük olmayacağını söyleyen Mehmet Uçum, özel sektörden gelenlerin memuriyetle ilişkisi kesilirken, kamudan gelenlerin önceki mesleklerine atanabileceği gibi emekliliğe teşvik edilebileceğini belirtti. Yeni sistem hazırlanırken farklı ülkelerden esinlenilebildiğini anlatan Uçum, “Türkiye kendine özgü, özgünlüğü olan bir model üretmeyi başarmıştır.

Nitekim Türkiye bu konuda örnek gösterilen ülkelerden biri haline gelmiştir. Bu model siyasi sistemin işleyişinde halkın iradesini merkeze almıştır” dedi. Yeni sistemle ilgili hem yerli hem yabancı yatırımcılar tarafından ‘patron kim’ sorusunun sıklıkla yöneltildiğini anlatan Uçum, yeni sistemin bu sorunu çözdüğünü, süreç yönetiminin ilgili bakanlıklar, ofislikler ve başkanlıklar üzerinden yürütüleceğini ifade etti. Uçum şöyle konuştu: “Merkezi bir karar verilmesi gerekirse icracı kuruluşlar bakanlıkların kendilerine devrettiği yetkiler üzerinden karar verecek veya yetki devri yapılmayan konularda cumhurbaşkanlığının iradesinde süreç işleyecektir.”