Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

DEVA lideri Babacan, Denizli’de gazetecilerin sorularını yanıtladı: Krizi 6 ayda çözeriz!

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Denizli’de gazetecilerle buluştu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Babacan, hükümetin ekonomi politikasını sert bir şekilde eleştirerek kur korumalı mevduat hesabının büyük adaletsizlik olduğunu belirtti. Babacan bu politika “Yoksuldan alıp zengine veren bir servet transferidir.” dedi. Babacan gençlerin kaçmak istediği bir ülke haline geldiğimizi vurguladı. Seçimlerde büyük başarı beklediklerini kaydeden Babaca;”Seçimlerde kimsenin beklemediği bir başarıya ulaşacağız.” ifadelerini kullandı.

DEVA Partisi Genel Başkanı

Denizli’yi ziyaret eden DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, dün gerçekleştirdiği pazar ziyareti, aşure hayrı ve mini mitingin ardından bugün Denizli Sanayi Odası ile buluştu. İş insanları ile görüşmesinin ardından Babacan, Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

“NİTELİKLİ ÇOĞUNLUĞU SAĞLAYARAK, GÜÇLENDİRMİŞ PARLAMENTER SİSTEMİ GETİRECEĞİZ”

Ali Babacan, Denizli ziyaretinin verimli geçtiğini ve vatandaşların sorunlarını yakından dinleyerek, çözüm önerilerini anlattıklarını söyleyerek sözlerine başladı. Babacan, 2.5 yılda 81 ilde ve 720 ilçede örgütlendiklerini belirterek, “Denizli’de ilçelerimizin tamamında ilçe başkanlarımız görevlerinin başında. İl yönetimimiz aktif bir şekilde çalışıyor. Çok geniş bir iletişim ağı kurdular. Türkiye için eylem planlarımız hazır. Tarım, afet yönetimi, sosyal politikalar, dijital dönüşüm ve teknoloji, Makro ekonomi, finans ve istihdam, yerel yönetimler ve şehircilik, yüksek öğretim, KHK mağduriyetlerinin giderilmesi, çevre ve iklim değişikliği, adil yargı ve sağlık olmak üzere 11 eylem planımızı açıkladık. 11 eylem planı daha yolda. 6’lı masada ise parlamenter sistemi ile ilgili çalışmamızı tamamladık. 6 partinin imzası ile ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ çalışmamızı açıkladık. Seçimlerden sonra nitelikli çoğunluğu sağlayarak, ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi’ anayasa değişikliği ile getireceğiz.” dedi.

Babacan ile gerçekleştirilen soru cevap bölümü şu şekilde;

Mevcut krize çözüm önerileriniz nedir?

“6 AYDA KRİZİ ÇÖZERİZ”

2001-2002 krizi çok büyüktü. O krizden bizim ülkeyi çıkarmamız 2 yıl sürmüştü. 2 senede 34 yıllık enflasyonu tek hanelere indirdik. 2008-2009 krizinde de dışişleri bakanıydım. Ekonominin başına geç dediler. Kendi ekibimi kurmak şartıyla kabul ettim. 6 ayda krizi çözdük. Biz bugünkü krizi de görevi devralırsak 6 ayda çözeriz. Önce kurumları ayağa kaldırırız. Enflasyonun tek haneye sürmesi 2 sene sürer. Ekonomide ne yapacağımız şeyleri ekonomi eylem planımızda 116 maddede açıkladık. Yargı ve temel haklarla ilgili atacağımız adımlar bununla eş zamanlı olacak.

Resesyon riski hakkında ne düşünüyorsunuz?

“VARLIK İÇİNDE YOKLUK YAŞATIYORLAR”

Şuan fiili bir resesyon yok. Resesyon riski var. Amerikan ve Avrupa Merkez Bankası para politikalarını sıkılaştırmaya başladığında iç tüketim daralır ve bizim ihracatımız düşür endişesi var. Avrupa bizim için çok önemli pazar. Ama orada tüketim devam ediyor. Ben Avrupa Merkez Bankası’nın para politikasını sıkıştıracak kadar resesyona yol açacak hamle yapmasını beklemiyorum. Satın alımcılar resesyon riski ile satın alımlarını gerçekleştirmeye başladılar. Bugün 100 üzerinden 80 sipariş veriyorlarsa risk ortadan kalkınca 20 tane daha gönder derler. Çok panik olacak durum yok. Asıl problem içeride. Sanayicimiz yüzde 35 ile kredi almak zorunda kalıyor. Merkez Bankası yüzde 14 ile bankalara para veriyor, bankalar yüzde 35’le sanayicilere veriyor. Merkez Bankası’nın bizim dönemimizde reeskont kredi sistemi vardı. Merkez Bankası para basacaksa bunun en iyi kullanılacak yeri yatırım, üretim ve ihracattır. O dönem basılan para Eximbank üzerinde ihracatçıya kullandırıldı. İhracatçı kazandığı dövizle borcunu öderdi. Böylece Merkez Bankası’nda döviz rezervi artardı. Bugün aklım duruyor. Reeskont kredilerini enflasyon var diye kapatıyorlar. Buradan enflasyon olmaz çünkü parayı ihracatçıya veriyorsun. Kısılması gereken en son kredi musluğu reeskont kredisidir. Bunlar sıfır otobüsü sürmeyi bilmeyen şoför gibi 100 km’de kaza yaptılar. Bunlar ekonomiyi bilmiyorlar. Onun için ülke krizden krize savruluyor. Ben buradan çağrı yapıyorum reeskont kredilerini yeniden açın. Buradan enflasyon olmaz. Bilmiyorsanız arayın öğretelim. Bize sormaya yüzünüz yoksa bu işin teknisyenlerine sorun. Varlık içinde yokluk yaşatıyorlar.

6’lı masanın çalışmaları ne durumda? 6’lı masa iktidara gelirse görev dağılımı var mı?

“SEÇİM GÜVENLİĞİ KOMİSYONU GÖREVE BAŞLADI”

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışmalarını bitirdik. Seçim güvenliği üzerine çalışıyoruz. Seçim güvenliği komisyonu kesinleşmiş sonuçlar açıklanana kadar çalışacak. Bir partinin 200 bin sandığı kontrol etmesi zor oluyor. Bunu şimdiye kadar kimse yapamadı. 6 parti insan, avukat kaynağını ortaya koyarak bunu sağlayacak. Görev dağılımından ziyade neler yapılmalı üzerine çalışıyoruz. Parlamenter sisteme geçiş dönemi üzerine çalışıyoruz. Seçilmiş cumhurbaşkanı ve meclis şu anki sisteme göre seçilecek. Seçilen kişi bu sistemimi devam ettirecek yoksa yetkilerini devir üzerine mi çalışacak? Bunun üzerine çalışıyoruz. Bunun için partiler arası mutabakatı sağlayacağız. Ortak adayı belirleyeceğiz. Görev konusu bugünün konusu değil.

Kur korumalı mevduat hesabı hakkında ne düşünüyorsunuz?

“YOKSULDAN ALIP ZENGİNE VEREN BİR SERVET TRANSFERİDİR”

Kur korumalı mevduat hesabı 1970’lerde uygulanan dövize çevrilir mevduat hesabının hemen hemen aynısı. Dövize çevrilebilir mevduat hesabı uygulamasını bitirdiği gün rahmetli Özal basın toplantısı yapmıştı. O basın toplantısında Özal, ‘Gençlere nasihatımdır bu ülkeyi asla böyle yanlış yollara sokmayın. Bu ülkede enflasyon yıllarca yüksek seyrettiyse bunun en önemli sebebi dövize çevrilebilir mevduat hesabıdır. Aradaki farkı ödeyebilmek için devlet para basmıştır. Bu enflasyonu artırmıştır. Bu uygulama kendini uyanık zannedenlerin dalaveresidir’ diyor. Bugün kur korumalı mevduat hesabını açıklayınca bankada TL’si bulunan vatandaşlar kur artınca mağdur oluyor ve bunu gidermek için yaptıklarını söylediler. Bunu Cumhurbaşkanı söyledi. Mevduat hesaplarının önemli kısmı kur korumalıya geçtiler. Bunu tehdit ve teşvikle yaptılar. Sürekli buraya kaynak aktarıldı. Bu sene faiz, kur korumalı mevduat ve merkez bankası olmak üzere 400 milyar TL ödemesi var. Tarım desteği ise 40 milyar TL. Kur korumalı mevduat hesabı büyük adaletsizliktir. Yoksuldan alıp zengine veren bir servet transferidir.

Akaryakıt fiyatları neden yükseliyor? İndirimler ve zamlar neden değişkenlik gösteriyor?

“FİYATLARIN SEBEBİ KÖTÜ YÖNETİM VE KUR PATLAMASI”

Akaryakıt fiyatlarının oluşmasındaki sistem herhangi bir kurala tabii değil. Tamamen keyfi yapılıyor. ÖTV oynak olduğu için hükümet istediği zaman indiriyor, istediği zaman yükseltiyor. Petrol fiyatları 70 dolar iken ülkemizde fiyatlar 6-7 TL idi. Petrol 70’den 100’e çıktıysa Türkiye’de fiyatların 10 lira civarında olması gerekiyor. Neden 20 lira üzerinde? Aradaki fark kötü yönetim ve kur patlamasıdır.

Gençlere vaatleriniz nedir?

“KAÇMAK İSTEYEN GENÇLERİN ÜLKES OLDUK”

Şuanda gençlerimiz kendi yarınlarını bu ülkede görmek istemiyorlar. Anne babalar evladım sen kendini kurtar diyor. Kaçmak isteyen gençlerin ülkesi olduk. Oysa ülkemiz dünya gençlerinin yaşamak istediği ülke olmuştu. Gençlerimiz kabiliyetli ama onlara sunulan fırsatlar çok dar. Gençlerle ilgili geniş bir çalışma yapmamız gerekiyor. 3-18 yaş eğitim politikasından başlayarak, yüksek öğretim, istihdam ve dijital dönüşüm ve teknoloji eylem planımızla gençler için çalışma yapıyoruz. Tarım planımızda tarım liselerinden bahsediyoruz. Tüm eylem planlarımızda gençlerle ilgili maddelerimiz var.

Yerel ve genel seçimler için Denizli’de hedefiniz nedir? Masanızda bir anket var mı?

“SEÇİMLERDE KİMSENİN BEKLEMEDİĞİ BİR BAŞARIYA ULAŞACAĞIZ”

Biz yapılan kamuoyu araştırmalarını takip ediyoruz. Son aylarda kamuoyu araştırmaları iki sınıfa ayrıldı. Birincisi gerçekten siyasi eğilimleri araştıranlar, ikincisi yayınladıkları raporlarla kamuoyunu etkilemeye çalışanlar olarak. Biz düzgün çalışmaları alıyoruz ve kendimiz de araştırmalar yapıyoruz. Burada vatandaşlarımız telefonla ya da yüz yüze çalışmalara yeterince katılmıyor. Konuşanların yarısı da anketin siyasi olduğunu anladığında yarısında bırakıyor. 100 kişiden 95’nin ne düşündüğünü anlamak zor oluyor. Bizim sahada gördüğümüz tablo ise Denizli için yayınlanan anketlerdeki tabloyu göstermiyor. Vatandaşımızın bize olumsuz tavrı olmadı. İnsanlar sorunları görüyor, mevcut yönetimin çözemeyeceğini görüyor ve yeni bir parti olarak bizi dinlemek istiyor. Bu bizim için kıymetlidir. Bizi destekleyen kitle var ama seçmenin yaklaşık 3’te 1’i henüz partimizden habersiz. İktidarın partimizle ilgili karartma politikası buna neden oluyor. Biz bunları çözeceğiz. Gerçek en sonunda ortaya çıkıyor. Seçimlerde kimsenin beklemediği bir başarıya ulaşacağız.