Aydın’ın Nazilli ilçesinde, kış aylarının vazgeçilmezleri arasında yer alan hem lezzet hem de besin deposu olan kestane şekerinin yapımına başlandı. Yeni ürün kestaneler, teknolojinin de imkanlarından yararlanılıp kadınların ellerinde tek tek işlenerek kestane şekeri sofralara gönderiliyor.
Bu güne kadar kestane denince akıllara Bursa gelse de kestanenin ana vatanının ve en çok üretiminin yapıldığı yerin Aydın’ın Nazilli ilçesi olduğunu ifade eden Nazilli Ticaret Odası Başkanı Nuri Arslan, ilçedeki kestane şekeri imalatçısı olan iki işletmeden biri olan Dallıca Mahallesindeki Ali Bildirici’yi işyerinde ziyaret ederek üretimi yerinde inceledi. Nazilli Kestane Şekerinin mutlaka tanıtılması gerektiğini ifade eden Arslan, “Kestanenin ana vatanı bursa değil aksine Aydın’ın Nazilli ilçesidir. Geç kalınmış tanıtım eksikliğimizi önümüzdeki yıllarda mutlaka gidereceğiz” dedi.
Bursa, her ne kadar kestane şekeri ile anılsa da kestanenin ana vatanı Nazilli’dir” diyen Nazilli Ticaret Odası Başkanı Nuri Arslan, “Neden Nazilli diye soracak olursanız, Türkiye’deki yetişen kestanenin yüzde 15’i ve en iyisi bizim Nazilli bölgemizdedir. Yıllar önce Bursa bu konuda önderlik yapmış ve bu konuda markalaşmış. Bu nedenle Bursa’nın adı sürekli gündemdedir. Bizim burada ki işletmemiz gibi bunun haricinde bir tane daha işletmemiz var. Bunlar yeni işletmelerimiz ve bundan sonra artık Bursa’dan ziyade Nazilli’nin anılması yönünde markalaşmak istiyoruz. Bu isteğimiz de inanıyoruz ki, önümüzdeki 10 yıl içerisinde Nazilli, kestane şekerinde çok iyi bir noktaya gelecektir. Biz oda olarak imkanlar dahilinde elimizden gelen her türlü desteği vermeye gayret ediyoruz. Çünkü bu işletmeler bizim bölgemize hem katma değer hem istihdam anlamında çok önemli katkılar vermektedir. Biz de sivil toplum kuruluşları olarak elimizdeki imkanlar doğrultusunda destek olmaya gayret ediyoruz” dedi.
Arslan, “Bizim buranın kestanesinde her anlamda farklı bir aroması ve damak tadı var. Bursa’ya insanlarımız gittiği zaman buraya dönüşünde kestane şekerini hediye olarak getirmekte, yani ana vatanı bizim burada, ama şekeri dışarıdan geliyor. Bu da bizim tanıtımda eksik olduğumuzun bir göstergesi. Biz bu konuda da gerekli bilgilendirmeleri yapıyoruz ki burada yanımızda kestane şekeri varken, en iyisi buradayken, buradan giden ürünü oradan getirmektense bu tip işletmelerden alıp ikram etmelerinin daha doğru olduğunu düşünüyorum” dedi.
Dört yıl önce işletmesini Bursa’dan kestanenin anavatanı Nazilli’ye taşıdığını ifade eden İşletme Sahibi Ali Bildirici, “Ben 1986 yılından beri pastacılık sektörünün içerisindeyim. 2002 yılından beri de kestane şekeri üretimi yapmaktayız. Kestane şekeri üretimini biz daha önce Bursa’daki fabrikamızda yaparken kestanenin burada da yoğun bir şekilde üretilmesinden dolayı, lojistik ve diğer imkanlarımızı daha iyi kullanabilmek için fabrikamızı Aydın Nazilli’ye taşıdık. 4 seneden beri buradayız. Burada biz kestaneyi işliyoruz ve Bursa’daki işletmelere ve üreticilere kestane şekeri yapılmak üzere satıyoruz. Aynı zamanda biz de kestane şekerini burada üretiyoruz. Burada ki diğer kuruluşların da bizlere destekleriyle beraber inşallah Nazilli’miz kestane şekeri konusunda bir numara yapmaya çalışacağız. Yurtdışına fason üretim yapıyoruz. Yurtiçinde de Türkiye’nin her tarafına kestane şekeri olarak gönderiyoruz. Kestane şekeri deyince akla Bursa geliyor ama biz el birliği ile tanıtımlarımızla, fuar katılımlarımızla Nazilli kestanesi adını yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Kestane üretimi olarak Aydın bölgesi yüzde 35, Nazilli bölgesi de Türkiye’nin yüzde 15’ini karşılamaktadır. Bu konuda sivil toplum örgütlerinin diğer kamu kuruluşlarının bizlere desteklerini bekliyoruz.”
İşletmelerinde 60 civarında kadının istihdam edildiğini de sözlerine ekleyen Bildirici, “5 kilogramlık tenekelerde sanayi tipi olarak, 1 kilogramlık hediyelik, yarım kiloluk hediyelik ve 150 gramlık hediyelik olmak üzere 4 çeşit kestane şekeri yapıyoruz. Şu anda da 60 kişi çalışıyor fabrikamızda. Bu bölge için de iyi bir istihdam olduğunu düşünüyoruz ve bunu da gittikçe artırmaya çalışacağız. Kestane bahçelerden toparlandıktan sonra kuyuda bekletme yapılıyor. O bekletmeden sonra biz burada kestaneleri soyuyoruz kabuğundan sonra bölümlere ayırıyoruz. Kestaneleri dağılmasınlar diye önce beze sarıyoruz. Sonra suda kaynatıyoruz ve şekerle pişiriyoruz. En sonda paketlemesini yapıyoruz ve satışa sunuyoruz” dedi.