Orman Genel Müdürlüğü’nün orman köylüsüne destek projeleri arasında yer alan reçine üretimi sayesinde orman köylerinde yaşayanlar ek gelir elde etmeye başladı. Çam ormanlarında sürdürülen reçine üretimi ile köyden kente de göç olayının önüne geçildiği proje ile reçine ithalatında da azalma yaşanmaya başladı.
Orman köylerindeki köylülerin ormanları koruması ve ormanlardan gelir elde etmesini sağlamayı amaçlayan 1950’li yıllardaki ORKÖY projesi kapsamında başlatılan çalışmalarla bugüne kadar antepfıstığı-melengiç, kekik, bal ormanları, defne ve kestanenin ardından son 30 yılda gelişmeye başlayan reçine üretimi her geçen gün giderek artıyor.
Projeli bir şekilde yapılarak ekonomiye katkı sağlanıyor
Türkiye’de dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla sürdürülen çalışmalar sayesinde kimya ve ilaç sanayinde kullanılan reçinenin ithalatının azaltılması amaçlanıyor. Reçinenin içinde bulunan Terebentin ve Kolofan; boya, seramik, ayakkabı, mobilya, kağıt, kozmetik ve tıp olmak üzere bir çok alanda kullanılıyor. Mürekkep ile cila yapımı ve boyacılık sektöründe de kullanılmaktadır. Ülkemizde 1800’lü yıllarda başlanmış olan fakat plansız ve istenilen düzeyde olmayan reçine üretimi, son yıllarda planlı, projeli bir şekilde yapılarak ekonomiye katkı sağlanıyor. Çoğunlukla endüstri sektöründe tercih edilen reçine; ağacın gövde kısmına bıçak ile yaralar açılarak bu yaralardan sızmakta olan reçineler özel kaplar içinde biriktiriliyor. Bir ağaçtan yılda ortalama bir buçuk kiloya yakın saf reçine elde ediliyor. İşlendiğinde oldukça değerli hale gelen reçinenin kilosunun yaklaşık 700 TL’ye ulaştığı ifade ediliyor. Doğru teknikle yapılması durumunda; ağaçtan reçine almak ağaca zarar vermediği gibi aksine onu dış etkenlere karşı dirençli yaptığı biliniyor.
Reçinenin toplanacağı torbalar ağaçlara zımbalanarak takıldı
Orman köylerinde yerel halkın ek gelir elde etmek için sürdürdüğü reçine üretiminde üretiminin ilk aşaması olarak çam gövdelerinden kabuk açma (kızartma) ve yara açma (açılan yaralar ağaca kesinlikle zarar vermiyor) işlemi yapıldı. Reçinenin toplanacağı torbalar ağaçlara zımbalanarak takıldı. Her 20 günde bir yara açma işlemi tekrarlanarak reçine biriktirme işleminin takip edileceği belirtildi.
”Ortalama yıllık bir buçuk kilogram reçine alıyoruz”
Köylü gençlere iş imkanı sağladıklarını ve bu nedenle kentlere göçü engel olduklarını ifade eden taşeron firma yetkilisi Kemal Aksoy, “Biz bu işi 90’lı yıllardan beri yapıyoruz. Arkadaşlar da birkaç yıldır çalışıyorlar. Ağırlıklı olarak genç kesimin çalıştığı bu işin ek istihdam ve gençlerin köyde kalması için devamlılığını istiyoruz. Aynı zamanda tarım işi de yapan gençler reçine işinden de iyi bir kazanç elde ediyorlar. Biz normal bir kızıl çamdan ortalama yıllık bir buçuk kilogram reçine alıyoruz” dedi.
”İşsizlikten dolayı İzmir’e göç etmeyi düşünüyordum”
Reçine iş sayesinde il dışında iş aramaktan vazgeçtiğini ve köyde kaldığını ifade eden Mustafa Özyiğit, “29 yaşımdayım. Daha önce işsizlikten dolayı İzmir’e göç etmeyi düşünüyordum. Geçen sene bu işe başladık. İyi verim elde ettik. Onun için köyde kalmayı planladım. İş güzel. Bize bu işi sağladığı için Orman Genel Müdürlüğüne teşekkür ederim. Biz kendi arazimizde çalışırken ormandaki kazandığımız para arazimizden daha üzerine bir kat daha artması bize katkı sağladı” dedi.
”Bu iş sayesinde gençliğin ilçeye veya dışa gitmesini önledik”
Karacaören Mahalle Muhtarı İsa Demir de konuşmasında; “30 yıldır reçine işi yapıyoruz. Çok da memnunuz. Bu iş sayesinde gençliğin ilçeye veya dışa gitmesini önledik. Şu anda gelir durumumuz güzel. Önceki yıllarda fıstık çamı, kekik gibi şeyler yapıyorduk ama şu anda reçineden daha fazla verim aldığımız için bu işe ağırlık verdik. Devletimize, orman bakanlığımıza bu imkanları bize sağladığı için ayrıca teşekkür ederiz” dedi.