Dünya Astım Gününde hastalıkla ilgili farkındalığı artırmak istediklerini ifade eden Prof. Dr. Münevver Erdinç, “Astım, göğüs hastalıklarının en yüz güldüren hastalıklarından biridir, çünkü tedaviye çok iyi cevap verir. Bu hastalar bir yerlerde öksürük ve nefes darlığı ile yaşamamalı, çok kolaylıkla bunları kontrol altına alabiliriz. Bir şekilde onlara ulaşmamız gerek” dedi.
Sıklıkla gençlerde görülen astım hastalığının, genellikle genetik olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Münevver Erdinç, “Ailede astım hastalığı varsa çocuklarında da astım olma riski yüksektir. Astım hastalığı; kullanılan ilaçlar, meslekler, obezite, çevre faktörleri gibi nedenlerle ileri yaşlarda da ortaya çıkabilir. Sigara içimi çok tehlikeli, astımlı hasta sigara içerse kontrol altına alınması çok kolay olan bu hastalıkta ilaçlara direnç gelişir. Pasif maruziyet de aynı şekilde etkiler. Örneğin; sigara içen annenin bebeğinin astım olma riski çok yüksektir. Sigara ve astım hiçbir zaman bir arada olmamalı, sigara zaten hiçbir yerde olmamalı” dedi.
“Göğüs hastalıklarının en yüz güldüren hastalıklarından birisi”
Astım hastalarının, doğru tedavi ile sağlıklı insanların yapabildiği her şeyi yapabileceklerini vurgulayan Prof. Dr. Erdinç “Astım, göğüs hastalıklarının en yüz güldüren hastalıklarından biridir, çünkü tedaviye çok iyi cevap verir. Bu nedenle Dünya Astım Günü farkındalığını artırmak istiyoruz.İnsanlar bir yerlerde öksürük ve nefes darlığı yaşamamalı, çok kolaylıkla bunları kontrol altına alabiliriz. Fark edip bize başvurmalarını tercih ediyoruz. Astım diğer hastalıklar gibi değildir. Biz, hastayı sadece ilacını yazıp gönderemeyiz. Hastaya, hastalığı ile ilgili bilgi ve eğitim vermemiz gerek. Kullanılan ilaçlar zordur, al bu hapı iç gibi bir durum söz konusu değildir. İlaçlarını doğru kullanması ile ilgili tüm detayları anlatmamız gerek. Her şeyden önce hastalıklarından korkamamaları gerektiğini öğretmemiz gerek. Çünkü astım hep çok korkulan bir hastalık olmuştur. Oysa hiç de öyle değildir. İyi bir hasta hekim ilişkisi ile çok rahatlıkla kontrol altına alınabilir. Biz, bütün bu eğitimleri hastalara Dünya Astım Gününde veya değişik zamanlarda yaptığımız toplantılarda anlatıyoruz. Nelerden kaçınmaları gerek? Neleri rahatlıkla yapabilirler? Hangi sporları yapabilirler? Nefes almakta zorlandıklarında ne yapmalılar? Evleri ve ortamları nasıl olmalı? Hangi ilaçları kullanırken dikkatli olmalılar? gibi sorulara cevaplar veriyoruz. Astım düzelmez diye hekime başvurmayan bir hasta grubu var, oysa astım çok rahat kontrol altına alınabilir. Hasta doğru tedavi altındaysa normal insanlardan hiç farkı olmaksızın tüm yaşamını sürdürebilir” diye konuştu.
Dünyada yaklaşık 300 milyon kadar astımlı hasta olduğunun tahmin edildiğini ifade eden Prof. Dr. Erdinç, “Ülkemizde ise yaklaşık her 12-13 erişkinden biri ve 7-8 çocuktan biri astım hastası. Astımın görülme sıklığı yıllar içinde giderek artıyor. Astım, akciğer içi hava yollarında daralmaya neden olan ve alevlenmeler ile seyreden kronik bir akciğer hastalığı. Hastalık, tekrarlayan nefes darlığı, nefes alıp verirken ortaya çıkan hırıltı, hışıltı, ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösteriyor” dedi.
İZMİR (Ege Ajans)