Basına ve Kamuoyuna:
Değerli arkadaşlar;
Emekliler, bir Ocak ayında daha, yağmur çamur demeden, soğuk ayaz demeden sokaklarda, meydanlarda… Sokakları emeklilerin evi haline getirenlere seslenmek için bir arada…
Açlık, sefalet ve yoksulluk üçgenindeki bizler, bizleri sefalette eşitleyenlere karşı umutta, refahta, insan onuruna yakışır bir yaşamda birleşmek için buradayız. Yıl 2024, mevsim kış, emekliler sokakta!
“HAK VERİLMEZ ALINIR, ZAFER SOKAKTA KAZANILIR!”
Değerli dostlar;
2024 yılı için geçerli olacak asgari ücret, bir kez daha hükümet ve işveren tarafından oy çokluğuyla belirlendi. 17 bin 2 lira olarak duyurulan rakam, bugün açlık sınırıdır. Milyonlarca işçi ve ailesini açlığa mahkum eden bu rakamın ardından, geçtiğimiz hafta açıklanan enflasyon oranları ile biz emeklilere yapılacak zam oranları da belli oldu. Ne işçinin ne memurun ne de emeklinin yaşam gerçeğini yansıtan resmi yıllık enflasyon yüzde 64,77 olarak açıklandı. Açıklanan enflasyonla beraber, memur emeklilerine yapılacak altı aylık zam oranı yüzde 49,25; işçi ve Bağkur emeklilerine yapılacak zam oranı yüzde 37,5 oldu. Bizler, işte bu oranların, biz emeklilerin iradesini ve yaşam hakkını hiçe saymaktan başka bir anlam ifade etmediğini haykırmak için buradayız.
“SARAYA DEĞİL EMEKLİYE BÜTÇE!”
Değerli arkadaşlar;
Asgari ücret hâlihazırda işçilerin zorunlu ihtiyaçlarını dahi karşılayabilecek düzeyde değilken, emekli aylıkları asgari ücrete oranla her geçen yıl düşmeye devam ediyor. 2002 yılından 2023’e kadar geçen 21 yıllık süreçte aylıklarımızın asgari ücret karşısındaki kaybı yüzde 40’ları aştı.
Sistematik bir biçimde haklarımıza saldıranlar, aylık bağlama oranlarımızı düşürdü. Yetmedi, güncelleme katsayımızı düşürdü. Bu da yetmedi, aylıkların alt sınırı oranını düşürdü. Aylıklarımızı düşürmek için ellerinden geleni yapanlar, bir tek enflasyonu, bir tek işçi ve emekçilerin üzerindeki vergi yükünü düşürmeyi başaramadı.
On yıllardır “reform” adı altında yaşama geçirilen ve her geçen gün yoksullaşmamıza neden olan politikalara karşı buradayız.
“EMEKLİLER SOKAĞA, HESAP SORMAYA!”
Dostlar;
Resmi enflasyon ile gerçek enflasyon oranları arasındaki derin fark sürerken, emeklilere yapılan resmi enflasyon oranındaki zamlar, ekonomik büyümeden bizlere zırnık verilmediğini gösteriyor. Ekonomi büyürken, özellikle işçi ve Bağkur emeklilerinin resmi enflasyona hapsedilmesi, emekliler arasındaki eşitsizliği de derinleştiriyor. Dahası, açlık sınırının katbekat altında kalan emekli aylıkları, açlık sınırında belirlense dahi, emekliler yoksulluktan kurtulamıyor.
Açlık sınırındaki hiçbir ücret, hiçbir maaş ya da aylık, yaşamımızı idame ettirebilmemizde bir kıstas değildir. İnsanın, sadece beslenme ihtiyacını karşılayarak insanca bir yaşama kavuşamayacağı açıktır. Vergi kaçıranlara, kara para aklayarak zenginleşenlere verilen tavizler, bizlerin sofralarından çaldıklarıdır. Bizlere ısınmayı, ulaşımı, sağlığı, kültürel ve sosyal ihtiyaçlarımızı lüks gören bu zihniyete karşı bir aradayız.
“DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ!”
Dostlar;
Emeklilerin aklıyla alay edenlere karşı buradayız. Direnişimiz, mücadelemiz büyüyor. Bunu yalnızca Türkiye değil; bütün dünya görüyor. Türkiye’de emeklilerin açlığa, yoksulluğa, sefalete mahkûm olmayacağız diyerek sokağa çıktığına bütün dünya tanık oluyor. İktidar kulaklarını tıkıyor, fakat ister kulaklarını tıkasınlar ister gözlerini kapatsınlar; duyacaklar!
“EMEKLİYİZ, HAKLIYIZ, KAZANACAĞIZ!”
Değerli dostlar;
Bir kez daha haykırıyoruz:
En düşük emekli maaşı yoksulluk sınırının yarısından az olmayacak şekilde belirlensin!
İşçi ve memur emeklilerine yapılan zam oranları arasındaki adaletsizlik ortadan kaldırılsın!
İntibak yasası çıkarılarak emekliler arasındaki eşitsizlik giderilsin!
Haklı taleplerimiz, biz emeklilerin temsilcileri ile masaya oturulup mutabakata varılarak yaşama geçirilsin!
Hazine katkılarınız, resmi enflasyon oranlarınız, üç-beş puanlık refah paylarınız hükümsüzdür! Ekonomik büyümeden pay; insan onuruna yakışır bir emeklilik yaşamı için buradayız! Sokakları evimiz yapan bu iktidardır; öyleyse taleplerimiz yaşama geçirilmeden evimizdeyiz; sokaktayız, buradayız!
“BU DAHA BAŞLANGIÇ, MÜCADELEYE DEVAM!”
Yaşasın DİSK!
Yaşasın Emekli-Sen!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!