Havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’in İzmir ayağının açılışı gerçekleşti. İstanbul ve Ankara’nın ardından bu yıl üçüncüsü düzenlenen festivalin açılış konuşmasını BAYKAR ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar gerçekleştirdi.
İstanbul ve Ankara’nın ardından bu yıl üçüncüsü İzmir’de düzenlenen ve Çiğli Ana Jet Üssü’nde başlayan TEKNOFEST’in açılışı gerçekleşti. Gençlerin ve öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği festivalin açılışı, ana sahnedeki görsel animasyon gösterisi ve TEKNOFEST Marşı’nın icrasıyla başladı.
Vali Elban: “Gençlerimize hakikaten güzel örnek oldular”
Törende konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, değişimlerin, yeniliklerin çok hızlı geliştiğini söyledi. Vali Elban, “Böyle inanılmaz bir rekabet, bir dönüşüm ve inanılmaz bir yeniliğin olduğu bir dönemde bizim bu dönüşümün dışında kalmamız, buna uzak kalmamız mümkün olamazdı. Ülkemizin gençleri, soyadında da müsemma olduğu üzere Selçuk Bey’in bayraktarlığını yaptığı bu hareketle gelişmiş ülkelerde durum neyse bizde de bunun olabileceğini, bizim de teknolojide lider olabileceğimizi, dönüşümü hızlı yapabileceğimizi gösteren bir hamle yaptılar. Gençlerimize hakikaten güzel örnek oldular ve bunu da yaptıkları güzel eserlerle İHA’larla SİHA’larla diğer teknolojik ürünlerle gösterdikleri gibi TEKNOFEST gibi olağanüstü bir organizasyonla da başta gençlerimiz olmak üzere tüm kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın da beğenisine, ilgisine, bilgisine sundular” dedi.
Organizasyonun açılışında yaptığı konuşmada, İzmir’de “Dünyanın en büyük teknoloji ve inovasyon festivali” olan TEKNOFEST’te gençlerle buluşmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söyleyen Selçuk Bayraktar, şu sözlere yer verdi: “Yüksek teknoloji ve inovasyon, bireylerin hayatını kolaylaştırdığı gibi, toplumların seyrini değiştirme gücüne de sahiptir. Bugün, dünyanın tartıştığı yapay zekâ teknolojisi, birçok alanda hayatımızı kolaylaştırdığı gibi entelektüel kapasite gerektiren işleri daha verimli hale getiriyor. Dünyadaki değişimi, hareketi yüksek teknoloji sürüklüyor. Değişimin motoru da dev şirketlerden ziyade küçük teknoloji girişimleri. Girişim ekosisteminin işe başlarken ilk cümlesi, insanlığın faydası değil de maalesef daha çok kazanmak. İnsanoğlu yüksek teknolojinin hızlı ve kuralsız hareketliliğin sosyal etkilerine yetişmekte zorlanıyor. Covid salgınında dünyanın temel düzeyde teknolojiye sahip solunum cihazını üretmekte ne kadar yetersiz kaldığını hepimiz gördük. O süreçte dünya, bu basit ama ölümcül yetersizliği uzun süre sorguladı. Akabinde insanlığın temel ihtiyaçlarına, problemlerine çare olacak çözümlere yönelmeye başlandı. Aynı dönemde bizler, teknolojiyi kadim medeniyetimizin iyilik, adalet ve merhamet değerleri ile bütünleştirerek, insanlığa nefes olabilmek için çaba gösterdik. Geliştirdiğimiz solunum cihazları ile imkânsızlıklarla boğuşan halklara, mazlumlara ve insanlığa nefes olmaya çalıştık. Dünya, bırakın solunum cihazlarını, parçalarının dahi satışını yasaklarken, Türkiye hem kendi ihtiyacını karşıladı hem de binlerce cihazı ihraç etti. Bunun yanında, medeniyetimizin değerlerinden aldığı ilhamla, bir tek solunum cihazı dahi olmayan ülkelere, bir nefes almak için bu cihaza ihtiyaç duyanlara hibe etti. İşte insanlık için teknoloji, milli teknoloji hamlesi budur. TEKNOFEST dev bir dip dalgası olarak geliyor, dünyanın daha önce şahit olmadığı zihinsel bir inkılaba imza atıyor. Teknoloji yarışmalarına başvuran milyonlarca gencimiz inşallah tüm dünyaya nam salmış SİHA’larımız gibi teknolojinin tüm diğer sivil alanlarında da bayrağı çok daha yükseğe taşıyacak. Türkiye araştırıyor, geliştiriyor, üretiyor ve her alanda kalkınıyor. Gençlerimiz sanayiyi yüksek teknolojiyle, yapay zekayla harmanlayarak yeni alanlar oluşturuyor. İşte bu yeni alanlara, değişen dünyaya ruh verecek olan bizleriz.”