Hava sıcaklığının arttığı ve günlerin uzadığı bu günlerde, güneşin zararlı etkilerinden cildimizi koruma yolları ile ilgili Manisa Şehir Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Hekimi Uzm. Dr. Figen Yelmen Tosun, uyarı ve tavsiyelerde bulundu. Tosun, “Ozon tabakasından geçerek yeryüzüne ulaşan güneş ışınları UVB, UVA, görünür ışık ve kızıl ötesi olmak üzere 4 farklı dalga boyundadır. Bu ışınlardan UVA ve UVB derimize zarar veren ışınlardandır. UVB cilt kanserine neden olan UV ışınıdır. UVA ise derinin bronzlaşmasından sorumludur. UVA, UVB’den yeryüzüne çok daha fazla ulaştığından ve daha uzun dalga boyuna sahip olduğundan deride daha alt tabakalarına ulaşabilir. Bu nedenle deri yaşlanmasında daha etkilidir. Güneş yaşlanmanın en önemli çevresel nedenlerindendir. Bu nedenle çocukluktan itibaren güneşten korunmuş kişilerin ciltleri, güneşe maruz kalanlardan çok daha genç, lekesiz ve düzgün görünür. UVA ve UVB ışınları cilt kanserlerine neden olduğu gibi güneşe bağlı deri hasarlanması ve yanıklarına da yol açar. Güneş ışınlarının etkisi su, kum, kar gibi ortamlarda yansıyarak da artabilir. Bu nedenle kumsalda şemsiye altında bile güneş koruyucularımızı mutlaka kullanmalıyız” dedi.
Cilt kanseri riskini artıran faktörleri sıralayan Dr. Tosun, “Sarışın veya kızıl tenli, açık göz rengine sahip olan kişiler esmer kişilere göre daha fazla risk altındadırlar. Çocukluk çağında dışarıda geçirdiğimiz süreler dikkate alındığında yaşam boyu aldığımız güneş ışınlarının yaklaşık yarısını ergenliğe kadar aldığımız saptanmıştır. Bu nedenle çocukluk çağından itibaren güneşten korunmak çok önemlidir. Sıcak iklimde yaşayanlar ve güneş ışınlarının daha kuvvetli olduğu yüksek bölgelerde yaşayanlar daha fazla ultraviyole ışınına maruz kalır. Çocukluk ve ergenlik çağında birden fazla güneş yanığı geçirmiş kişilerde yetişkinlik döneminde cilt kanserine yakalanma riski artar. Vücudunda 50’den fazla beni olan ve displastik ben tanısı almış kişiler de risk altındaki kişilerdir. Bu kişilerin düzenli aralıklarla cilt hekimlerine ben takiplerini yaptırmaları önemlidir. ‘Aktinik Keratoz’ denen cilt lezyonları, güneşe maruz kalmış yanık alanları yıllar içinde cilt kanseri geliştirebilirler. Daha önce organ nakli geçirmiş, bağışıklık sisteminin baskılanması amacıyla tedavi gören kişilerde cilt kanseri riski daha fazladır” diye konuştu.
“Şapka ve beyaz giyinmek önemli”
Güneşin zararlı ışınlarından korunma yolları hakkında da konuşan Tosun, “Çocukluktan itibaren saat 11-16 arasında güneş altında olmaktan kaçınmak, dışarıdaysak, en az 30 faktörlü güneş koruyucuyu 3 saatte bir tekrar etmek, güneş gözlüğü kullanmak, şapka takmak, ince, pamuklu ve beyaz kıyafetler giymek önemlidir. Güneş koruyucumuz hem UVA hem UVB filtreli olmalı yeterli miktarda(2mg/cm2) ve dışarı çıkmadan 15 dakika önce sürülmeli, 2-3 saatte bir dışarıda isek tekrarlamalıdır. Eğer terlediysek veya denize girip çıktıysak yeniden sürülmelidir’’ dedi.