Yazının başına koyduğum başlık, dikkat çekmek için değil. İnanın değil, gerçeğin en yalın ifadesi…
Günümüz çocuklarında beğenmediğimiz ne varsa bilin ki, bizim içimizde yaşattıklarımız ve hareketlerimize yansıyanlardır.
Aslında kendimizde beğenmediklerimizi aynada görünce öfkeleniyoruz.
“Bu çocuktan adam olmaz” sözü, gerçekte kendimizden umudu kestiğimizi çocukların üzerinden ifşa etmenin, itirafın ifadesidir.
Bu çocukların suçu yok. Onlar bu dünyayı hazır buldu.
Hemen durun, öyle sonu belli bir yazı değil bu…
Bütün harika şeylerin geçmişte kaldığını söyleyerek gelecekten umudu kesen orta yaş insan bunalımında değilim.
Çocukların durumunu çok beğendiğim ve özendiğim de yok.
Pekiyi durum ne?
Bir gazeteci olarak gözlemlerim bir vatandaştan geri değil…
Akademisyen olarak farklı disiplinlerin bakış açısını kullanabilirim.
Ayrıca iletişim uzmanı ve bir eğitimci olarak çocukların durumunu özetlemek istiyorum.
DUYU BÜTÜNLEME TERAPİSİ
Son günlerde pek çok uzmanlık unvanları duyuyorsunuzdur. Kendine, “Duyu bütünleme terapisti” diyenlerinden, “Zihin psikoloğu” diyenine… “Farkındalık eğitimi, çocuk gelişim uzmanı, oyun terapisti…”
Daha neler neler…
Etiketler havalı değil mi?
Sonuç olarak çocukları toptan bir sepetin içindeki yumurta gibi değerlbendirip, “Şimdiki çocuklarda sosyal, duygusal ve akademik işleyiş açısından düşüş var” genellemesi yapmak ne büyük hata!
Evet, çocukların okulda aynı yöntemle öğrenmeye açık olmadığı gerçek. Modern yaşamın getirdiği bir takım etkilerle, çocuklar daha kolaycı ve zihin gücünü kullanma gereği duymayabiliyor.
Ne gibi?
Günümüzde ebeveynler çocuk odaklı yaşıyor. Bir yandan kendi konfor alanını da kaybetmek istemiyor. Ver çocuğun eline tableti sanal dünyada, bilinmeyen şeylerin peşinde saatler geçirsin.
Bu durumda çocuk, duygusal olarak aile bireylerinden kopuyor.
Duygusal kopuş çocuğun hayatının tümünü kapsıyor.
Yokluk içinde büyüyen ebeveyn, çocuğuna aynı sıkıntıyı yaşatmamak için istediği her şeye ulaşmasını sağlıyor.
Ailenin diğer fertleri de her isteğine ulaşmasına yardımcı olunca; çocuğun çok fazla bir şey yapmasına gerek kalmıyor.
Tembel ve yaşam boyu ayrıcalıklı olacağı inancıyla büyüyen bir birey çıkıyor karşımıza…
En küçük isteği reddedilen çocuk, bir anda aile bireylerini düşman görebiliyor.
Çocuğun hayatta ulaşması gereken şeyler olduğunu bilmesi en önemli derstir. Ancak, bu hedefe de çalışarak ulaşabileceğinin öğretilmesi gerekir.
Bu durumda farkında olmadan ailenin yönetimi çocuğa verilmiş oluyor.
Çocuklara her türlü ve her daim eğlence sunanlar, ne büyük kötülük yaptığının farkında olamıyor.
Sürekli eğlence içindeki çocuğun ev işlerine yardım etmemesi, sorumsuzluğu da çağırır.
Çocuk bir makine değil ki, eline bir tablet tutuşturup işimize koyulalım. Çünkü o çocuk, artık beynini bile kullanma gereği hissetmeyecektir.
Hayatta çalışmak, sorumluluk üstlenmek, beyin gücünü kullanma becerisi kazanmak gibi temel değerler paylaşılmalı…
Yoksa çocuk evde başka, sosyal çevrede başka davranmak zorunda bırakılırsa; Çifte şahsiyet kazanarak hızla değerlerden kopar.
Bu durumdaki çocuk, ne aileye ne içinde yaşadığı topluma yararı olur.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Yazının sonuna gelirken; “E şimdi ne olacak?” diyenlere öneriler:
Çocuklarla duygusal bağları koparmayın. Teknolojiyi sınırlayın. Birlikte zaman geçirin, yemek yiyin, birlikte gezilere çıkın, babalar oğullarıyla güreş tutsun, yerde yuvarlansın, kızlar annelerinin ince zevklerini paylaşsın.
Yerinde duramayan çocuklara, “Her şeyden haz almayı bekleme” uyarısı yapın. Beklemeyi, hazzı ertelemeyi öğretin.
Çocuklarınızın en iyi arkadaşı olun. Ancak anne veya baba olduğunuzu asla unutturmayın. Ailenin kurallarını öğretin, hissettirin, birlikte düzen koruyun.
Zor işleri başarmayı öğretin.
Sabırlı olmayı, beklemeyi… Çünkü bu onun gelecekte çalışma tahammülü kazanmasına yardımcı olur.
Hayatta her şeyin sırasıyla olduğunu öğrenmeli çocuk. Böylece yeteneklerinin sınırlarını keşfederek, hayatta gerçek hedefler seçebilir.
Siz de çocuklarınızın bu dünyayla uyumlu olmasını istiyorsanız, önce çocuğunuzun hangi dünyada yaşadığını keşfetmeniz gerekir.
Onların nereye baktığını, ne gördüğünü, nasıl bir yol izlediğini, ilgisinin ve sevgisinin ne yönde olduğunu iyi takip edin.
YORUMLAR